Dizeler İz Bırakabilmeli
Öyle bir umut ek ki hayalime, rüyalarımda bile mutlu olayım.
Öyle bir gülüş ek ki zikrime, seni özleyince bile ağlamayayım.
Öyle sev öyle çok sev ki beni, sevdan olmadan yaşamayayım.
Galiba yüreğini ellerime koydun.
O yüzden bu kadar titriyorum.
Yüreğim elinde, atışlarını duyumsuyorsun.
Galibası yok, titriyorsun.
'Galiba' fazla…
Aşktan kaçmak, kazananı olmayan bir savaşa girmeye benzer.
Ve o savaşta hep sevdiğine yenilirsin.
Sana yenik yüreğimi alıp gitmek istiyorum buralardan.
Aşktan kaçılmaz...
Kaçmak, geriye çekilmektir, yer açmaktır sevdiğine.
Sevdaya yenik düşmektir
-Bocalama, yaz...
-Kaçılmaz mı?
-Yazmalıyım değil mi?
-Yaz elbette…
Yazmadıkça huzursuz oluyorsun gördüğüm kadarı ile
Evet, kaçılmaz, ama geriye çekilinir…
Hıııı…
Yaaa...
Beklenir, özlenir...
Evet, hasret kalınır.
Hasret yaralar, acıyı içe akıtır
Sen istediğin kadar 'kaçmak' de; aslında kaçılmaz, belki 'saklanılır'.
Bir şiirin ardına, bir dizenin ardına, bir simgenin ardına…
Sevenin ateşi önce sevilene düşermiş…
Gerçekler saklanmaz, sırlanır.
Sen 'sırlanır' de; özü aynı…
Evet, ama içinde sönmez, o ateş yanar.
Ateş; bazen kor olur, bazen yangın, bazen küllenir.
Sonra o küller savrulur.
Yeniden tutuşursun…
Sevda ateş’ten kor değil mi?
Dizeler iz bırakabilmeli…
O ateşin sonunda oluşan dizeler…